Pazar, Ağustos 27, 2006

Sansarak Kanyonu


 .
Yazin ilk yuruyusunu gerceklestirdik ! Yuppi bize !
.
.Bu yaz cok sicak gecti… Yine sicak bir Pazar gunu olacak derken; yollar Sansarak Kanyonu’nu gosterdi ! Hazirlandik hemen… Cantalarimizi hazirladik… Dereden de yuruyecegiz diye aldik yanimiza mayolarimizi… yedek ayakkabilarimizi… kiyafetlerimizi… sapkalarimizi… Doldurduk yiyeceklerimizi yanimiza… hazirladik susamli ekmekli ton balikli sandviclerimizi… konserve misirimizi… kirmizi biberimizi… meyvemizi… green teamizi… ice teamizi… hatta cokanatlarimizi ! :) Sirtladik cantamizi, koyulduk yola !
.
Bu sefer guzel Bursamizin baska bir yonune dogru yola koyulduk… Yakindir Bursamizi dort bir yandan kesfetmemiz !
.
Bursamizin kuzeydogusuna dogru ilerliyoruz… Iznik ilcemize varacagiz ! Sonrada tepedeki Sanrarak Koyune ulasacagiz !
.
..
Once biraz cografi bilgi :) Iznikten baslayalim… Bu sefer yolumuz daha uzak… Yaklasik 70-75 km yol yapacagiz gol kenarina kurulmus cinileriyle unlu Iznik’e ulasabilmek icin… Haydi baslayalim !
.

.
Bursa-Yalova Karayolunda ilerliyoruz… Iznik, Bursa istikametinden gelise gore sag tarafta kaliyor… Gemlik’i geciyoruz… Orhangazi’ye geliyoruz… Iznik (Nicaea) tabelasindan saga sapiyoruz, ve ilerliyoruz… Dar asfalt bir yolda uzunca sure gidiyoruz… Yolumuzun baslangic kismi sagli-sollu zeytin agaclari ve tarlalar ile kapli… Gol kiyisina yaklastikca ise solumuzda gol, sagimizda agaclar yolumuza devam ediyoruz… Golun kiyisinda kayiklari, martilari, yuzen cocuklari gorebilirsiniz… Bu dar yolda yaklasik 35-40 km ilerliyoruz ilce merkezine ulasmak icin… Yol boyunca bircok koyu geciyoruz; Golyaka, Soloz, Narlica, Golluce…
.
.
Daha sonra tepeye dogru tirmaniyoruz… Hedef: Sansarak Koyu ! Virajli kivrak yollari da asiyoruz kivrila kivrila… Ne muthis bir manzaradir bu anlatamam ! Bursamizi hep Uludagin eteklerin gormeye alismisiz… Bu sefer perspektif farkli… Samanli daglarindan bakiyoruz Bursamiza… Bu sefer Bursa farkli ! .

Yolumuzda sadece zeytin agaclari yok… seftali bahceleri… uzum baglari… biber tarlalari… domates tarlalari… fasulye tarlalari… 2 katli kerpic evler… pencerelerinde bos tenekelere ekilmis renk renk cicekler… yolda bi anda karsiniza cikan tavuklar… yol kenarindaki cesmede su dolduran koylu kadinlar… traktoruyle yaninizdan gecen koyluler… birbirini kovalayan ustu toz icinde kalmis cocuklar… Tertemiz bir hava… Sakin bir ortam… Burada herseye tepeden bakabilirsiniz ! :):):) Cunku yeteri kadar tepeye cikiyoruz !
.

.
Yaklasik 15 km kadar yukariya cikiyoruz, artik 1.000 metre yukaridayiz ! Coook eski bir dag manav koyune ulasiyoruz: Sansarak koyu ! Iste bizim yerimiz ! Yaklasik 500 yillik koy… Samanli Dağlardan Kozpinari Daginin iki tepesi arasinda kurulmus Sansarak Koyu… Minicik bir koy… (yoksa degil mi?) Yaklasik 100 hanenin ve 400-500 kisinin oldugunu soyleniyor…
.

.
Koyun ismiyle ilgili birkac rivayet mevcut… Bunlardan birincisi; koyde sansar coklugu varmis ve bu nedenle koye “sansarak” ismi verilmis… Bir diger rivayet ise; koyde Osmanli doneminde sarı ve beyaz kısraklar yetistirilirmis savaslar icin… Gunlerden bir gun bir savas donusunde Timur ordulariyla bu bolgeden gecer… Cesmede sari bir kisrak gorur… Bolgeye hemen isim verirler… Sarikisrak daglari ve Sarikisrak koyu diye… Sonrasin da ise Sari kisraktan da “sansarak” ismi dogmus… Bir digeri ise; yine atlarla ilgili… Gunun birinde sari bir kisragi olan bir Turkmen delikanlisi buralara gelmis ve yerlesmis… Kisragindan dolayi “sansarak” oluvermis koyun adi… Anlasilan o ki sansarak ismi; sari kisraktan geliyor bir sekilde…
.
.
Koy iki tepe arasinda kuruldugu icin orman icinde ilerledikten sonra dagdan akan derenin icinden gectigi bir kanyonu var: Sansarak Kanyonu…
.
.
Koyun hemen akabinde yol uzerinde bir patikadan ormana giriyoruz… Muthis bir manzara!
.
Yemyesil agaclarin icinden keciyolundan ilerliyoruz… Toprak nemli… Az onceki sicakligi artik hissetmiyoruz… Cesit cesit bitkiler var etrafimizda… Parkurumuz simdilik rahat… Bir orman yuruyusundeyiz… Muthis bir huzurla ilerliyoruz !
.
.
Ama! O da ne !!! Keciler var ormanda! Oglaklar, kuzularda var ! Bunlarin isi ne burada?! Ne kadar da sevimli bir goruntu… Sehirden gelmisiz… Sicak yollari asmisiz… Kilometrelerce ilerlemisiz… Virajlari asmisiz… Yolda asmalardan bir salkim uzum koparmisiz… Keci yolundan ilerleyerek ormanin icine varmisiz, veee tam bir doga goruntusu ! Kecileeerrr… oglaklaaarrr… koyunlaarrr !!! Bu bir dus olmali ! Ki oldu da walla ! :):):) Cunku karsimiza bir coban kopegi cikti… Az asagisinda da bir kangal ! Ve Coban Mehmet ! Kopekler bizi gorunce huysuzlasti… Havlamaya basladilar… Bizim yawaş yawaş ve buyuk bir sakinlikle yurudugumuz patikada hizli hizli bir oraya bir buraya kosmaya basladilar !
.

.
Aman Allahim! O da ne?! Artik keciler hic de sewimli degiller… Onlar niye kosuyor? Yok ki ne yurumeye ne de kacmaya bir yer ! Adim atacak, iki kisinin yan yana yuruyecegi bir alan yok ki ! Daracik ve kanyona inen bir patika ! Yesil agaclar nerede?! Kimin gozu goruyor ki artik bunu ! Hehhehe…. Ne yalan soyliyeyim… Bu kismi birazcik korkunctu ! Ama grubumuzun cesur cengaverleri kopeklerden, kecilerden, oglaklardan kuzulardan bizi koruyup guvenli dere kiyisina indirdiler… :)

.
Kiyiya gelince soyle bir soluklandik… Nasil bir telas yasandi :) Soguk suya ayaklarimizi soktuk… Bir agac kutugu bulup uzerine oturduk… Yada suyun kenarina coreklendik :) Grup toplandiktan sonra basladik kanyon yuruyusumuze!
Basliyoruzzzzz !!!
.
Dereden yukariya dogru yuruyoruz… Yolun yaklasik 7 km oldugu soylendi… Biz de arada molalarimizda nerdeyse bi 5-6 saat yuruyus yaptik… Derenin baslari ufak taslardan olusuyor… Yuruyus kolay… Suda cok fazla yurumuyorsunuz… 1-2 metre yukarisindan dereye paralel tas tepelerinden yada yer yer topraktan yuruyorsunuz… Ancak ilerledikce taslar buyuyor ve minik birer kaya halini aliyorlar… Ilerleyen kisimlarda da onlar artik devasa kayalar olacak! :)
Kayalarin uzerinden atlaya atlaya gidiyoruz… Bazen derenin icinden gidiyoruz… Gezimizi Agustos ayinda yaptigimiz icin tepedeki kaynak nispeten kurumus… Bu nedenle suyun debisi dusuk… Bizi zorlamiyor… Soguklugu ise o sicakta mukemmel !
.

Ilerledik… Ilerledik… İlerledik… Ve buyuk kayalar arasinda dogal gollere ulastik ! Icinde yuzulebilen derin havuzcuklar! Buz gibi su… Yaniniz sarp kayalar ! Az yukariniz yemyesil orman ! Tam tepeniz masmavi bir gokyuzu ! Birinci havuzda su yuksekligi azaldigi icin burada mola vermiyoruz… Biraz daha yukariya tirmanip diger havuza ulasiyoruz…
.

Tamamdir ! Mola yeri ! Mayosu olanlar cuuup soguk dag suyuna ! Gerci ben de mayo yoktu, ne yazik ki ben katilamadim… Ama yuzenler, ah o yuzenler! Cuup cuuup suya atanlar kendilerini !
.
.
Mola yerimizde ayni zamanda yemek molasi da vermis olduk… Havuz sefamiz! bittikten sonra cantalarimiza sarilip cikardik sandviclerimizi… Ates yakalim, ates yakalim diyen arkadaslar sanirim daha sonradan o parkurda hic de mangalin tasinamayacagini anlamislardir :)
.
.
Son kez havuz keyfi yapildiktan sonra yolumuza dewam ediyoruz… Buraya kadar kocaman kayalar vardi… Onlarin ustunden atladik… Biribirimizi takip ettik… Tirmandik… Adimlarimizi capraz atip kayanin diger tarafina gecmeye calistik… Artik bu yoruculuk bitmeliydi… Adrenalin bu noktada artik azalmaliydi… Havuz keyfinden sonra, yemeklerden sonra daha rahat bir yuruyusumuz olmaliydi… Amaaaa ! Olmadi ! Kayalar ! Devasa kayalar ! Sular daha yukseldi… Offf ! Her adim atisimda bir sonraki kayayi nasil gececegimi dusundum… Evet grupta zip zip hemen ilerleyen arkadaslar vardi… Ama ben:( anca oldu iste !
.
.
Oyle bir noktaya geldik ki ! Ki iste en nefret ettigim yer oldu… Ilerliyorsunuz ama bi anda tam karsiniza boyunuz kadar yuksek bir kaya cikiyor… Asmak zorundasiniz… Sol tarafiniz dere… Gecemezsiniz… Minyatur selalesi var… Sag taraf kayalardan olusan bir tepe… Haydaaa ! Nasil gecicez burayi… Duvar burasi duvar ! Haahhh ! anladim… Kayada cikintilar var… Oralara basacagiz…
.

.
Ahhh ! Evet hemen yukarida bir agac dali var… Onu kavrayacagiz… Adimlarimizla kendimizi yukseltirken agac dalindan kuvvet alip kendimizi cekecegiz ve kayanin ustune tirmanmis diger arkadasimiz bizi kavrayacak !
.

.
Niye bu boyle olmadi ! :(:(:( Bu noktada kendimden utaniyorum arkadaslar ! Ben burada zorlandim… Zaten tirmanirken su duvari! ayri bir kabiliyetsizlik ornegi sergiledim… Ustune ustluk o kayayi tirmandiktan sonra diger taraftaki karsi kayaya atlamak gerekiyormus, bunu da sonradan fark eden ve atladigi an ayagi topraktan kayip iki kaya arasindaki yine minyatur bir yariktan kayan biri olarak sanirim butun yeteneksizligimi sergiledim ! Bunun icin cooook utaniyorum, coook! Beni bagislayiniz… Kayarken gercekten cok korktum… Ama tutamadim kendimi…
.
.
..
Allahtan bir agac dali cikip onume beni durdurdu ve kayalarin arasinda sabitlendim ve de tepedeki arkadalarim bi sekilde beni tumaya calistilar… Biliyorum en az benim kadar korktunuz, ve belki de kaydigim icin kizdiniz… Benim icinde guzel bir an olmadi… Kurtardik kendimizi velhasil! Yola devam… Bu sefer daha dikkatliyiz!Yuruduk… Yuruduk… Yuruduk…
.
.Veee; bir duzluge geldik ! Degirmen burasi! Eski bir degirmen! Fazla birseyi kalmamis ama zorlu bir parkurdan sonra yemmmyesillll cimenler… Ohhh ! Degirmen icinde yasli bir amca… Yaninda da kopegi findik… Vee cimenlere yatip dinlenen bizler! Az ilerimizde de inekler :):):)
.
..
Dinlenip, yolda goz hakki diye topladigimiz uzumlerimizi ve cantalarimizdaki son buskuvilerimizi de yedikten sonra suyun sig kismindan karsi tarafa geciyoruz… Vee; gelisimize benzer bir patikadan yukariya tirmaniyoruz… Artik hava isinmaya mi basladi… Yoksa yorgunluktan mi sicakligi hissediyoruz bilmiyorum… Guzel bir ikinci keciyolu yuruyusu ile yolun tepesine cikiyoruz… Yoldan da asagiya arabalarimiza dogru yuruyoruz….
Ve artik arabalarimizdayiz… Tozlanmis, islanmis ayakkabilerimiz, kiyafetlerimizi yedeklerimizle degistirip donuse geciyoruz….
.
.
..
. .
Cikistaki virajlari bu sefer hizli hizli atlayarak son bir manzara keyfi yapiyoruz… Iznik’e geliyoruz… Tarihi ilcenin muzesini geziyoruz… Gol kenarinda misir alip yiyoruz… Cay bahcesinde yorgunluk caylarimi yudumluyoruz…. Ve artik Bursa bize goz kirpiyor aksam saatlerinden…
.
Bittiii ! Bu kadar ! :)
Bir baska gezide bir arada olabilmek dilegiyle…
Sevgiler!

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder