Pazar, Eylül 02, 2007

Starbucks Cerez Teoremini Iftahârla Sunar!

***abur cubur sismanlatir! :)***
Starbucks Cerez Teoremini iftiharla sunar!


“Burasi Agora Meyhanesi… Burada yasanir asklarin en divanesi en sâhanesi…” sozlerinin gunumuz metropol ve plaza insani icin sozleri soyle olsa gerek artik: “Burasi Sturbucks… Burada yasanir muhabbetlerin en âlasi en sâhanesi…” Hele hele sonbaharin soguk bir pazarinda aksamustunuzu sicak bir kahveyle buyuk yesil kadife koltuklarin arasinda yumularak gecirmek istiyorsaniz; sozler boyle olsa gerek artik :)

Konu nasil dondu dolasti nasil buraya geldi hatirlamiyorum… Sanirim latteler icildi, muffinler yenildi… Gecen son birkac gune ait hatunsal degerlendirmeler yapildi… Uc-bes hos ve nahos elestiri ve jestten sonra olsa gerek gozler etrafa kaydi… Cevre suzuldu… Gelen-giden, oturan-kalkan incelendi… Ciftler varsa âhkam kesildi iliksiler uzerine… Iste isin en zevkli ve en eglenceli kismi da burasi oluyor… Bu noktaya gelince hatun muhabbetleri; tutabilene askolsun!

Onumuzdeki bos muglarimiza ve bos tabagimiza bakarken, ya acaba icinde bir-iki yudum kalmis midir diyerek fincanimizi yokluyoruz ya da visneli kekin tabakta kalan kirintilarini toplayip agzimiza goturuyoruz… Bomba patliyor! :
“Iste boyle! Hayat boyle! Fincandaki son latte damlaciklari yada tabaktaki son muffin kirintilari bile basbasa kaldik! Asklarda boyle! Tabakta kalan ya birkac leblebi yada birkac nohut!”

AAAaaaaaAAAA!!! Yine mi bu teoreme geldi soz! Yine mi basa sardik yahu!
 
Hatirlayalim… Artik yapacak birsey yok… El mahkum hatirlamaya… Bir kuruyemis tabagi kalabalik bir grubun onune geldigi zaman once antepfistiklari, sonra badem ve findiklar gider. En sona beyaz ve sari leblebiler kalir. Eger belli bir yasa kadar evlenmemissen de durum farkli olmaz. Ya kalan leblebiler ve aycekirdekleri ile idare edersin, ya da olur da bir fistik bulurum diye tabagi karistirir durursun.
Hoppaaalaa! Soz yine donup dolasip iliskilere geliyor. Bitmez bu muhabbet! Uzayip gider… Gider gitmesini de toparlayamaz ki sonra! Isimiz zor! Basladik bir kere durdurulamaz…

Ohhooo ooo! Bizden âlim mi var o an orada:) Bir fonda Ajda Pekkan’in kimler geldi kimler gecti sarkisi eksikti… Allahtan kuba muzigi caliyordu da bizi biraz daha entel yapti sohbetimizi de… Boylelikle daha evrensele yaklastik tabakta kimler kalir diye… Fikir urettik fikir! :)
 
Son soz su oldu: “Hangisi? Sisman olan mi? Kel olan mi? yada Yasli olan mi?” Ucu bir arada olmasin yeter !!! :):):):):)
 
Bu satirlari yazarken aklima bu cerez teoreminin zugurt tesellisi gibi olan bir baska sonuc cikaran versiyonu daha vardi diye geldi… Hep yukarida anlattigim kadari ile yetiniyordum. Sanirim o kismi hep hayatimdaydi… Bu yaz degisik bir yuzu ile tanismistim: Ayni tabakta kabuklu samfistiklari da kalir. Herkes bir eller, bir bakar, ama kimse amcaya cesaret edemez, tabaga geri birakir. Onlara ulasmak cesaret ister. Disine guveneceksin ki kiracaksin. Ama risklidir; disini de kirabilirsin.

Bu satirlardan sonra yazinin rengi degisti. Dikkatim dagildi cunku :) Ehhehehe !!! Ayip oldu walla size karsi ama n’apalim canim… Biz de burada iki satir cizittiryor isek edebiyatci degiliz ki konunun anlam butunlugunu koruyalim… Agoradayiz! Sohbet ediyoruz! Biz de insaniz yahu! Aldi basini gitti dusunceler! Tamam? Affettirdik kendimizi? Okey… Devam o halde! Iki gozum; sen bunu soylerken samimiydin degil mi? Unuttum o zamandan bu zamana kadar… O an dinlerken etkilendim ama unutmusum iste! Sen hatirladin mi simdi?
 
Kissadan hisse yapalim mi?
 
Starbucks Cerez Teoremini iftiharla sunar!
 
*Durum: Ya kalan leblebiler ve aycekirdekleri ile idare edersin, ya da olur da bir fistik bulurum diye tabagi karistirir durursun.
Anlami: “Hangisi? Sisman olan mi? Kel olan mi? yada Yasli olan mi?” Ucu bir arada olmasin yeter !!!
*Durum: Ayni tabakta kabuklu samfistiklari da kalir. Onlara ulasmak cesaret ister. Disine guveneceksin ki kiracaksin. Ama risklidir; disini de kirabilirsin.
Anlami: Daha ne guzellikler vardi derinlerde… Bazen gozumuz korktu; bazen gucumuz yetmedi…

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder